NFT'ler ve Fikri Mülkiyet Hukuku | Barış Mükyen

Kripto paralar, blok zinciri ve akıllı sözleşmelerden sonra gündeme gelen özellikle de dijital sanat eserlerinin yüksek meblağlara satılmasıyla büyük yankı uyandıran kavramlardan biri de NFT’ler oldu. Hem kripto para birimi olan hem de kripto paralardan ayrılan NFT’lerin hukuki konumunu bu yazımda açıklamaya çalışacağım. 

NFT’LER NEDEN DİĞER KRİPTO PARALARDAN FARKLIDIR?

Fiziksel para ya da kripto varlıklar mislidir, yani birbirleriyle takas edilebilirler. Ayrıca, değerleri aynıdır, bir dolar daima bir dolara eşittir ya da bir bitcoin bir diğer bitcoine denktir. NFT’ler ise bu noktada ayrılır, her birinin birbiriyle değiştirilmesini veya birbirine eşit olmasını (dolayısıyla takas edilmesini) imkânsız kılan bir dijital imzası vardır. Her bir sanat eserinin benzersiz oluşu gibi her NFT de   alıcısına benzersiz bir dijital sertifika sunar. Fiziki olmayan video, gif ya da dijital ortamda yaratılmış sanat eserlerini açık arttırmayla sahiplerine sunan sanatçılar hem direkt olarak çok büyük bir kitleyle etkileşime geçebildiği için hem de müzayede şirketlerini aradan çıkardığı için doğrudan her bir eserin edinilmesinden komisyon alıyor. Yani aslında dijital bir müzayede koleksiyoncular fiziki değil ancak dijital dosyalar satın almış oluyorlar.

NFT’LERİN FİKRİ MÜLKİYET PROBLEMLERİNE ETKİSİ NEDİR? 

NFT aslen dijital platformlarda üretilen özellikle de dijital sanat eserleri üzerinde mülkiyet hakkı elde etme gereksiniminden doğmuştur. Şöyle ki, dijital ortamlarda üretilen bu içeriklerin kopyalama, indirilme ya da beğeni almasından gelir elde edebilme fırsatından yeni bir pazar yaratılmıştır. Örnek vermek gerekirse, Twitter’da Beeple lakabıyla bilinen Mike Winkelman isimli dijital sanatçı, uzun zaman içinde yaptığı eserlerini “Everydays: The First 5000 Days” ismiyle bir araya getirmiş ve NFT formunda 69 milyon dolar elde etmiştir.

NFT’lerin en yoğun şekilde kullanıldığı alan dijital sanat eserleri olduğundan direkt olarak fikri mülkiyet hukuku açısından büyük önem arz ediyor. Nftlerin varlığı eser hakkının kime ait olduğunu gösterebiliyor ve sanatçıların her işlem dahilinde alacakları paylar kodlanarak sanatçılara gelir kazandırıyor. Bu kodlamalar ise Blockchain teknolojisi ile gerçekleşiyor, blockchain teknolojisi verileri kendi içinde barındıran uçtan uca şifrelenmiş bloklardan oluşan veri tabanıdır. NFT, dijital ortamda, özellikle sanatsal değeri olan içerikler üretmek ve bunları güvenli şekilde saklamak için kullanılan bir blockchain ürünüdür ve yeni bir tür kripto varlıktır.

Ülkemizde eserler ve eser sahipleri (FSEK) Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu kapsamında koruma altına alınmıştır. Bu çerçevede mali ve manevi olarak ikiye ayrılan haklar, dijital eser olan NFT’ler içinde kabul görür ve bu eserlerin telif sahibinin haklarını korumasına yardımcı olur. Şöyle ki izinsiz kopyalama, kullanma, taklit etme gibi kullanımları engelleme imkânı verir. Blockchain teknolojisiyle desteklenen NFT’ler kalıcı olarak mülkiyet hakkına sahip olmayı sağlar. Bahsi geçen blockchain teknolojisi ile sıkı güvenlikle korunan eserin çalınması ya da taklit edilmesi neredeyse imkansızdır.

Sonuç olarak, NFT’ler  hem sanatçı hem de eser alıcıları için ehemmidir. Eser sahibinin fikri mülkiyet ve telif haklarını korurken, alıcının da orijinal esere sahip olduğuna dair güvence sağlar.  Sahici dünyadaki fikri mülkiyet kavramını dijitale taşıyan NFT, dijital platformlara da yeni bir saha oluşturur ve mülkiyet haklarının ihlal edilmesini en aza indirgeyerek dijital sanat eserlerinin korunmasını da sağlar.